Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, yılın 3. Enflasyon Raporu'nu açıkladı. Raporda, orta vadeli tahminlerin sunulmasına ilişkin yeni bir yaklaşım benimsendiği duyuruldu. Bu yaklaşım, veri akışına bağlı olarak revize edilebilen enflasyon tahminleri ile birlikte, rapor dönemleri arasında olağanüstü gelişmeler olmadığı sürece değiştirilmeyecek yıl sonu odaklı ara hedefleri içeriyor. Ara hedefler, orta vadede enflasyonun %5'e inmesi hedefiyle belirlenmiş ve içsel para politikası patikasını belirlemede referans olarak kullanılacak. TCMB, fiyat istikrarı sağlanana kadar sıkı para politikasını sürdürme kararlılığını yineledi. Yeni yaklaşım, daha şeffaf ve tutarlı bir enflasyon yönetimi anlayışını yansıtmaktadır. Orta vadeli hedeflerin daha net bir şekilde belirlenmesi, piyasa beklentilerinin daha sağlıklı bir şekilde şekillenmesine katkıda bulunacaktır. Bu sayede, politika belirsizliği azaltılarak ekonomik istikrarın güçlendirilmesi amaçlanmaktadır.

2025 ve 2026 Yılı Enflasyon Tahminleri

TCMB, 2025 yıl sonu enflasyonunun %25-%29 aralığında olacağını tahmin ediyor. 2026 yıl sonu için ise enflasyonun %13-%19 aralığına gerilemesi öngörülüyor. Bu tahmin aralığı, önceki rapor dönemine göre daraltılmış olup, küresel belirsizliklerin azalması ve enflasyonun daha düşük seviyelere inmesinin etkisini yansıtıyor. Ara hedefler ise 2025 için %24, 2026 için %16 ve 2027 için %9 olarak belirlendi. TCMB, enflasyonun 2027 yılında %9'a geriledikten sonra orta vadede %5 seviyesinde istikrar kazanmasını öngörüyor. Bu hedeflere ulaşmak için sıkı para politikası devam edecektir. Tahminlerin oluşturulmasında, ekonomi politikalarındaki eşgüdümün devam edeceği varsayımı da esas alınmıştır. TCMB, gerekirse tüm para politikası araçlarını kullanacağını belirtmiştir.

Para Politikası ve Ekonomik Görünüm

TCMB, sıkı para politikasının yurt içi talebi dezenflasyonist seviyelere çektiğini ve dış dengeyi iyileştirdiğini vurguladı. Özel tüketimin yavaşladığını, net ihracatın daha dengeli bir seyir izlediğini ve yılın ilk çeyreğinde yurt içi talebin zayıfladığını, dış denge ise iyileştiğini belirtti. İkinci çeyrekte sanayi üretimi sınırlı olarak gerilemiş, hizmet ve inşaat üretimi de ılımlı seyretmiştir. Kapasite kullanım oranı ise son bir yıldır geçmiş dönem ortalamasının altında seyrediyor. İşsizlik oranı artış gösterse de geçmiş dönem ortalamalarının oldukça altında kalıyor. Bununla birlikte, geniş tanımlı iş gücü göstergeleri yüksek seviyesini koruyor. TCMB, iktisadi yönelim anketi verilerinin de iç talepte dengelenmeyi desteklediğini açıkladı. Cari açık, iç talep görünümü ile uyumlu şekilde ılımlı seyretmekte ve 2025 yılında uzun dönem ortalamalarının altında kalması bekleniyor.

Enflasyonun Alt Grupları ve Beklentiler

Temmuz ayında tüketici enflasyonu %33,5'e geriledi. Ağustos öncü verileri de bu eğilimin devam ettiğini gösteriyor. Hizmet enflasyonunda kademeli bir yavaşlama gözlemlenirken, zamana bağlı fiyat belirleme eğilimi yüksek kalemler (haberleşme, sağlık, kira) enflasyonun ataletini artırıyor. Temel mal enflasyonu ise geçici olarak yükseldi. Gıda grubunda zirai don olumsuz etki etse de sebze fiyatlarındaki olumlu seyir ve diğer gıda gruplarındaki yavaşlama destekleyici oldu. Enerji grubunda ise maktu vergi ve yönetilen fiyat gelişmelerinin yanı sıra jeopolitik gelişmelerle yükselen küresel enerji fiyatları etkili oldu. Belirginleşen kuraklığın önümüzdeki dönemde gıda fiyatları üzerinde yukarı yönlü riskler oluşturduğu değerlendiriliyor. Enflasyon beklentileri gerileme gösterse de enflasyon tahminlerinin üzerinde seyrediyor ve bu durum risk unsuru olmaya devam ediyor.