İstanbul'un iki yakasını birbirine bağlayan Avrasya Tüneli, 2016 yılındaki açılışından bu yana ulaşımda büyük kolaylık sağlarken, ekonomik ve çevresel sürdürülebilirliğe de önemli katkılar sunuyor. Yayımlanan ilk sürdürülebilirlik raporuna göre, tünel 7 yılda 1,5 milyar dolarlık ekonomik katkı sağladı. Raporda, enerji verimliliği, karbon ayak izi, su ve atık yönetimi gibi konulardaki çalışmalar detaylı bir şekilde ele alınıyor. Deloitte tarafından yapılan bir analiz ise tünelin sözleşme süresi boyunca 8,6 milyar dolar kamu tasarrufu sağlayacağını öngörüyor. Bu da tünelin yatırım bedelinin yaklaşık 7 katına denk geliyor. Avrasya Tüneli, ekonomik faydalarının yanı sıra, 91 bin ton karbon emisyonu azaltımıyla çevreye de duyarlı bir proje olduğunu kanıtlıyor. Raporda ayrıca, 172 milyon saat zaman ve 218 bin ton yakıt tasarrufu sağlandığı belirtiliyor. Bu başarılar, tünelin sürdürülebilirlik konusundaki kararlılığını ve İstanbul'un geleceğine yaptığı yatırımın önemini vurguluyor.

Avrasya Tüneli'nin Çevresel Etkisi

Avrasya Tüneli'nin çevresel sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda, yenilikçi teknolojiler kullanılarak karbon ayak izinin düşürülmesi hedefleniyor. Bu hedef doğrultusunda yapılan çalışmalarla, 91 bin ton karbon emisyonu azaltımı sağlandı. Tünelin açılışından bu yana 172 milyon saat zaman ve 218 bin ton yakıt tasarrufu da hava kirliliğinin azaltılmasına katkı sağladı. Bu sayılar, projenin çevresel sürdürülebilirliğe ne kadar önem verdiğini gösteriyor. Ayrıca, Avrasya Tüneli, Ekonomik Kalkınma ve İş birliği Teşkilatı (OECD)'nın "Mavi Nokta Ağı" (Blue Dot Network-BDN) sertifikasyonunu alan ilk ulaştırma projesi olarak da dikkat çekiyor. Bu da projenin uluslararası standartlarda sürdürülebilirlik kriterlerini karşıladığını gösteriyor. Sürdürülebilirlik çalışmaları, projenin uzun vadeli başarısı için kritik öneme sahip.

Ekonomik Faydalar ve Kamu Tasarrufu

Avrasya Tüneli, sadece İstanbul trafiğini rahatlatmakla kalmıyor, aynı zamanda ülke ekonomisine büyük katkı sağlıyor. 2016'dan 2023'e kadar olan süreçte, sürdürülebilirlik çalışmalarıyla 1,5 milyar dolarlık ekonomik katkı sağlandı. Bunun yanında, Deloitte tarafından yapılan bir analiz, tünelin sözleşme süresi boyunca toplamda 8,6 milyar dolar kamu tasarrufu sağlayacağını öngörüyor. Bu rakamlar, Avrasya Tüneli projesinin ekonomik açıdan ne kadar verimli olduğunu gösteriyor. Projenin sürdürülebilirlik çalışmalarının ekonomik faydalarının uzun vadede daha da artacağı tahmin ediliyor. Bu da projenin ülke ekonomisine olan katkısının önemini vurguluyor. Gelecek yıllarda daha da gelişmiş sürdürülebilirlik uygulamaları ile ekonomik ve çevresel katkıların artacağı öngörülüyor.

Sürdürülebilirlik Hedefleri ve Gelecek Planları

Yapı Merkezi ve Avrasya Tüneli Yönetim Kurulu Başkanı Başar Arıoğlu, sürdürülebilirliğin önemini vurgulayarak, tünelin sadece bir geçiş noktası değil, İstanbul'un geleceğine yapılan stratejik bir yatırım olduğunu belirtti. Şirket, enerji verimliliğini artırmayı, karbon ayak izini küçültmeyi ve toplumsal projelere katkıda bulunmayı hedefliyor. Dijitalleşmeye yönelik çalışmalar da sürdürülebilirlik stratejilerinin önemli bir parçası. Avrasya Tüneli'nin gelecek yıllarda da sürdürülebilirlik çalışmalarına devam edeceği ve bu alandaki başarılarını daha da artıracağı bekleniyor. Bu çalışmalar, hem ekonomik hem de çevresel sürdürülebilirliğin sağlanması için büyük önem taşıyor. Şirket, tüm paydaşlarıyla işbirliği içinde sürdürülebilir bir gelecek için çalışmaya devam edeceğini açıkladı.